Panik Atak Nedir?

Yoğun ve ani kaygı krizleri panik atak olarak bilinir, ancak insanlar bunların bir kaygı bozukluğundan değil de kalp krizi, felç veya benzeri problemlerden kaynaklandığına inanırlar. Bu oldukça mantıklı görünebilir çünkü semptomların fiziksel olması bunu destekler niteliktedir. Panik atak deneyimlemiş olan insanlar genellikle tekrar kriz yaşama korkularından kaçınmak için ciddi çaba gösterirler.

Panik atak, yıkıcı düşüncelerin bir dizi fiziksel semptoma eşlik ettiği anlık kaygı patlamalarını ifade eder. Panik atak genel olarak iki dakika ile otuz dakika arasında sürer ve o süre içerisinde sonsuza kadar sürecekmiş gibi hissettirir. Panik atağın sonlanmasıyla beraber, kişi tükenmiş ve bitkin bir hale gelir. Panik atağın tedavi edilmemesi durumunda, haftada birkaç kez hatta her gün panik atak deneyimleri yaşanması oldukça muhtemeldir.

Çoğu insanın korkmayı veya endişelenmeyi ummadığı durumlarda ve beklenmeyen zamanlarda ortaya çıkması panik atağı özellikle korkutucu hale getirir. Semptomların ortaya çıkmasındaki hız, bedenin çoğu bölgesine yayılması ve yoğunluğu çaresizlik ve korku duygusuna doğrudan katkı sağlar ve pekiştirir.

Panik atak semptomları

Yaygın olarak deneyimlenen fiziksel semptomlar şöyledir:

  • Nefes almada güçlük
  • Soluğun kesilmesi
  • Göğüste ağrı, sıkışma ve basınç
  • Titreme, halsizlik ve sarsaklık
  • Kan ter içinde kalmak
  • Avuçların terlemesi
  • Kalbin hızla atması, ve çarpıntı
  • Baş dönmesi
  • Düşecek veya bayılacak gibi hissetme
  • Bulantı, mide veya bağırsağın bozulması
  • Yüzün kızarması, sıcak ve soğuk basması

Panik atak semptomlarına eşlik eden düşünceler

Fiziksel panik semptomlarına genellikle sıkıntılı ve acıklı düşünceler eşlik eder:

  • ‘’Deliriyorum, aklımı kaçırıyorum.’’
  • ‘’Kontrolümü kaybetmek üzereyim.’’
  • ‘’Yere düşeceğim.’’
  • ‘’Bayılacağım.’’
  • ‘’Kalp krizi geçireceğim.’’
  • ‘’Felç geçiriyorum.’’
  • ‘’Kendimi aptal durumuna düşüreceğim.’’

Kriz geçtikten sonra genellikle bu düşünceler mantıksız ve aptalca gelir, ancak bunlardan herhangi birinin gerçekleşmesi ihtimali çok uzaktır. Panik atağın sonlanması, kişide yorgunluk, tükenmişlik, şaşkınlık ve keyifsiz bırakır.

Panik bozukluk nedir?

Bazı insanlar tekrarlayan ve sıkça ortaya çıkan panik ataklar yaşarlar ve bunlar hayatı ciddi biçimde etkilemeye başlayan sorunlar haline gelirler. Bu tip insanların panik bozukluk yaşadıkları ortadadır. Araştırma sonuçlarına göre, insanların %2-4’ünün hayatlarının en az bir döneminde panik bozukluk deneyimlediklerini göstermektedir.

İnsanların hayatını en az düzenli krizler kadar etkileyen başka bir şey de panik atağın ortaya çıkma ihtimali olan durumlardan kaçınma çabasıdır. Panik atağın tekrarlama ihtimaline karşı duyulan endişe beklentisel kaygıyı işaret eder. Panik atak ve agorafobiden kurtulmanın ana unsurlardan biri beklentisel kaygıyla başa çıkmayı öğrenmektir.

Agorafobi nedir?

Agorafobinin Yunanca anlamı pazar yeri korkusudur. Gerçekte agorafobi sadece halka açık yerlere gitmekten daha kapsamlı bir korkudur. Agorafobi sıklıkla karşılaşılan bir durumdur ve erkeklerin %3’ü, kadınların ise %7’sinden fazlası hayatlarının bir döneminde bu bozukluğu deneyimlerler.

Eğer kişi agorafobiden muzdaripse, panik atak geçirmesi ihtimaline karşı kaçıp kurtulmanın zor olacağı yerlerden özellikle kaçınacaktır. Kişi böyle yerlerde ancak aşırı bir kaygıyla ve korku içinde bulunabilir.

Agorafobi ve panik atak arasında oldukça karmaşık bir ilişki bulunmaktadır. Panik bozukluk yaşayan insanalr agorafobi deneyimleyebilirken, pek çoğu da bunu deneyimlemez. Böyle durumlarda bu kişiler saf panik bozukluk yaşıyor olarak değerlendirilirler.

Agorafobi tek başına geliştiği gibi, depresyon gibi başka bir bozukluğun bir parçası olarak da ortaya çıkabilir.

Agorafobide kaçınılan başlıca durumlar

Agorafobisi olan insanların özellikle kaçındığı belli başlı durumlar söz konusudur. Başlıcaları şöyle sıralanabilir:

  •  Yoğun trafikte araba kullanma
  • Tünellerden veya köprülerden geçme
  • Süpermarketlere gitme
  • Toplu taşıma araçlarını kullanma
  • Kalabalık alışveriş bölgelerine gitme
  •  Evde yalnız olma
  • Dışarıda herhangi bir etkinliğe gitme
  • Sırada bekleme